Dikkat! Uykuda nefesiniz kesilebilir!
3 posters
1 sayfadaki 1 sayfası
Dikkat! Uykuda nefesiniz kesilebilir!
Hayati sağlık sorunlarına neden olabilen uyku
apnesinin belirtilerini hastanın kendisinin fark edebilmesi zordur. Hasta
genellikle uykudaki anormal durumlardan, eşi veya yakınlarının fark etmesiyle
haberdar olur.
Uyku apnesinin en önemli belirtisi gece uykusu
süresince ani solunum duraklamaları, çok gürültülü horlamalar ve iç çekmelerdir.
Bu solunum düzensizlikleri, bir çoğumuzda zaman zaman ortaya çıkan yumuşak,
hafif horlamalardan farklıdır.
Bu tip horlamalar, her türlü pozisyonda
gerçekleşebilir. Apne tipi horlamada hasta, el kol hareketleriyle rahatsız bir
şekilde uyumaya çalışır.
Uykuya dalma, uyanma veya rüya görme sırasında
bazı solunum düzensizlikleri hemen herkeste görülebilir. Uyku apneli hastalarda
ise sık sık tekrarlanan uzun süreli solunum durmaları olmaktadır.
Apneli
durumlarda 10 saniyeden başlayan solunum duraklamaları bir dakikadan fazla
sürelere kadar devam edebilir.
Uykuları boyunca saatte 20, hatta 100
defa tekrarlayan, bir dakikaya varan nefes durmaları ile boğulurcasına mücadele
eden kişilerde uyku ve oksijen yetersizliğinin büyük sorunlara neden olması
kaçınılmazdır.
Bahsi geçen belirtilerin birkaçının bulunduğu bir kişide
uyku apnesi olabileceği düşünülse de, benzer şikayetlere neden olan farklı
birçok uyku bozukluğu hastalığı vardır.
Uyku apnesinin kesin teşhisi ve
şiddetinin ölçülebilmesi için uyku laboratuvarlarında "poligrafik tetkik" adı
verilen incelemelerin yapılması gerekir. Uyku sırasında birçok parametrenin
kaydedildiği "poligrafik tetkik", beyin bölgelerinin aktiviteleri, uykunun
yapısı ve uyku bozuklukları hakkında en sağlıklı bilgileri veren modern bir
laboratuvar yöntemidir.
Uyku testlerinden sonra elde edilen bilgiler
değerlendirilerek uyku apnesinin gerçekten tedaviye ihtiyaç gösterip
göstermediğine karar verilir.
Günlük aktiviteler sırasında özellikle
araba kullanırken uyuklamalar, iş kazalarına yol açabilecek durumlar söz
konusuysa, uyku apnesi ile ilişkili kalp yetersizliği veya oksijen
saturasyonunda çok büyük düşüşler tespit edildiği taktirde vakit geçirmeksizin
tedaviye başlanması gerekir.
Ayrıca; aşırı yorgun, uyku apnesine bağlı
aşırı yüksek tansiyonlu, düzensiz kalp atışları olan kişilerde veya saatte 40'ın
üzerinde apne sayısı tespit edilenlerde de tedaviye gerek vardır.
Uyku
apnesinin teşhisinden sonra hastanın Kulak - Burun - Boğaz uzmanının
kontrolundan geçmesi gerekmektedir. Konu ile ilgili anotomik bozukluklar varsa
bunlar düzeltilmelidir.
Uyku apnesinin cerrahi veya ilaçla tedavisi
yoktur. Uyku apnesinin en etkili tedavisi CPAP (Continious Positive Airway
Pressure) cihazı kullanılarak yapılır.
Bu cihazın kullanılmasındaki amaç
hastaya devamlı hava basınca uygulamasıyla uyku sırasında kapanan üst hava
yollarına açık tutmaktır. CPAP cihazı hastanın burnuna yerleştirilen, yumuşak
silikon bir maske ve bunu cihaza birleştiren hortumdan ibarettir. Cihazın olumlu
etkisi birkaç gün içinde görülür.
Yorgunluk, uyuklama gibi belirtiler
kaybolur: hastanın günlük aktivitesi ve canlılığı artar, horlamalar kesilir.
Artan dinamizm, şişman hastaların zayıflamasını ve sağlıklı kilolara ulaşmasını
sağlar.
Uyku apnesi tedavi edilmezse aşağıdaki sorunlara yol açabilir
-Düzensiz kalp atışları
- Kalp büyümesi
- Kalp krizi riskinin artması
-
Yüksek tansiyon
- Aşırı yorgunluk ve gündüz uyuklamaları
- Trafik kazaları
(direksiyonda uyku gelmesi)
- Cinsel arzunun azalması, iktidarsızlık
-
Kontrol edilemeyen şişmanlama (Zayıf, normal kilolu insanlarda da uyku apnesi
olabilir)
- Uykuda terleme, sık idrara çıkma
- Aşırı sinirlilik,
depresyon, canlılığın kaybolması
- Uykuda ölüm
apnesinin belirtilerini hastanın kendisinin fark edebilmesi zordur. Hasta
genellikle uykudaki anormal durumlardan, eşi veya yakınlarının fark etmesiyle
haberdar olur.
Uyku apnesinin en önemli belirtisi gece uykusu
süresince ani solunum duraklamaları, çok gürültülü horlamalar ve iç çekmelerdir.
Bu solunum düzensizlikleri, bir çoğumuzda zaman zaman ortaya çıkan yumuşak,
hafif horlamalardan farklıdır.
Bu tip horlamalar, her türlü pozisyonda
gerçekleşebilir. Apne tipi horlamada hasta, el kol hareketleriyle rahatsız bir
şekilde uyumaya çalışır.
Uykuya dalma, uyanma veya rüya görme sırasında
bazı solunum düzensizlikleri hemen herkeste görülebilir. Uyku apneli hastalarda
ise sık sık tekrarlanan uzun süreli solunum durmaları olmaktadır.
Apneli
durumlarda 10 saniyeden başlayan solunum duraklamaları bir dakikadan fazla
sürelere kadar devam edebilir.
Uykuları boyunca saatte 20, hatta 100
defa tekrarlayan, bir dakikaya varan nefes durmaları ile boğulurcasına mücadele
eden kişilerde uyku ve oksijen yetersizliğinin büyük sorunlara neden olması
kaçınılmazdır.
Bahsi geçen belirtilerin birkaçının bulunduğu bir kişide
uyku apnesi olabileceği düşünülse de, benzer şikayetlere neden olan farklı
birçok uyku bozukluğu hastalığı vardır.
Uyku apnesinin kesin teşhisi ve
şiddetinin ölçülebilmesi için uyku laboratuvarlarında "poligrafik tetkik" adı
verilen incelemelerin yapılması gerekir. Uyku sırasında birçok parametrenin
kaydedildiği "poligrafik tetkik", beyin bölgelerinin aktiviteleri, uykunun
yapısı ve uyku bozuklukları hakkında en sağlıklı bilgileri veren modern bir
laboratuvar yöntemidir.
Uyku testlerinden sonra elde edilen bilgiler
değerlendirilerek uyku apnesinin gerçekten tedaviye ihtiyaç gösterip
göstermediğine karar verilir.
Günlük aktiviteler sırasında özellikle
araba kullanırken uyuklamalar, iş kazalarına yol açabilecek durumlar söz
konusuysa, uyku apnesi ile ilişkili kalp yetersizliği veya oksijen
saturasyonunda çok büyük düşüşler tespit edildiği taktirde vakit geçirmeksizin
tedaviye başlanması gerekir.
Ayrıca; aşırı yorgun, uyku apnesine bağlı
aşırı yüksek tansiyonlu, düzensiz kalp atışları olan kişilerde veya saatte 40'ın
üzerinde apne sayısı tespit edilenlerde de tedaviye gerek vardır.
Uyku
apnesinin teşhisinden sonra hastanın Kulak - Burun - Boğaz uzmanının
kontrolundan geçmesi gerekmektedir. Konu ile ilgili anotomik bozukluklar varsa
bunlar düzeltilmelidir.
Uyku apnesinin cerrahi veya ilaçla tedavisi
yoktur. Uyku apnesinin en etkili tedavisi CPAP (Continious Positive Airway
Pressure) cihazı kullanılarak yapılır.
Bu cihazın kullanılmasındaki amaç
hastaya devamlı hava basınca uygulamasıyla uyku sırasında kapanan üst hava
yollarına açık tutmaktır. CPAP cihazı hastanın burnuna yerleştirilen, yumuşak
silikon bir maske ve bunu cihaza birleştiren hortumdan ibarettir. Cihazın olumlu
etkisi birkaç gün içinde görülür.
Yorgunluk, uyuklama gibi belirtiler
kaybolur: hastanın günlük aktivitesi ve canlılığı artar, horlamalar kesilir.
Artan dinamizm, şişman hastaların zayıflamasını ve sağlıklı kilolara ulaşmasını
sağlar.
Uyku apnesi tedavi edilmezse aşağıdaki sorunlara yol açabilir
-Düzensiz kalp atışları
- Kalp büyümesi
- Kalp krizi riskinin artması
-
Yüksek tansiyon
- Aşırı yorgunluk ve gündüz uyuklamaları
- Trafik kazaları
(direksiyonda uyku gelmesi)
- Cinsel arzunun azalması, iktidarsızlık
-
Kontrol edilemeyen şişmanlama (Zayıf, normal kilolu insanlarda da uyku apnesi
olabilir)
- Uykuda terleme, sık idrara çıkma
- Aşırı sinirlilik,
depresyon, canlılığın kaybolması
- Uykuda ölüm
m-R-w- Çalışkan Üye
-
Meslek : öqrencimm yhaa
Ruh Hali :
Mesaj Sayısı : 379
Başarı Puanı : 1
Rap : 1
Kişi sayfası
Başarı Puanı, Seviye, Güçlülük: Max.3
Geri: Dikkat! Uykuda nefesiniz kesilebilir!
Hamza nefesının kesılmesıne sevınır ama benım ıcın korkunc bıshe
LeLisH- | aşKın -Ti haLi |
-
Meslek : öqRen-ci öqRendin mi?
Ruh Hali :
Mesaj Sayısı : 1504
Başarı Puanı : 141
Rap : 17
Kişi sayfası
Başarı Puanı, Seviye, Güçlülük:
Sensizim5841-
Meslek : Webmaster ( Akcan Elektronik )
Ruh Hali :
Mesaj Sayısı : 870
Başarı Puanı : 212
Rap : 30
Kişi sayfası
Başarı Puanı, Seviye, Güçlülük: Max.3
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz